Evcil hayvan sahipleri için hazırladığımız bugünkü yazımızda; Fransız bulldog özellikleri nelerdir, bakımı nasıl olur, eğitimi nasıl olmalıdır gibi sorularınıza cevap bulacaksınız. Kendi tecrübelerinizi paylaşmak isterseniz yazımıza yorum yapabilirsiniz. Bunun için sitemize üye olmanız da gerekmiyor. Cihazınızda açık olan facebook ya da google+ hesabınız sayesinde üye olmadan yorum yapmanız mümkün. Hazırsanız Fransız bulldog hakkında bildiklerimizi anlatmaya başlayalım.

Yarasa kulaklı minik dostumuz, en sevimli süs köpekleri arasında yer alır. Boyu küçük olsa da kaslı ve güçlü bir vücuda sahiptir. Kısa tüylü kürkünün bakımı kolaydır. Oyun oynamaktan hoşlandığı gibi, kanepenin üzerinde dinlenmekten de keyif alır. Eğitimi eğlenceli olduğu sürece kolay öğrenir. İtaat ve çeviklik yarışmalarında başarılı değildir, çünkü kendi bildiğini yapmayı sever. Başka bir deyişle inatçı ve özgür karakterlidir. Uzun süre evin dışındaki kulübede yalnız kalacak ırklardan değildir. Karşılık gördüğü sürece sahibine karşı sevgi doludur. Çocuklar dahil hemen herkesle iyi anlaşır. Ancak etrafta başka bir köpek varsa, bölgecileşir ve sizi sahiplenir.

Fransız bulldog mutlaka sosyalleştirilmelidir. Tabii eğlenceli ve afacan karakteri sayesinde bunu yapmak oldukça kolay ve eğlencelidir. Sahibinin tutarlı ve sabırlı olması yeterli olur. Küçük boyuna rağmen sahibini canı pahasına korur. Yabancılara karşı duyarlıdır. Apartman dairesinde beslenebilir. Günde 15-20 dakika yürümesi aşırı kilo almasını önlemek için yeterlidir. Pug ve shih tzu gibi sıcağa karşı duyarlıdır. Bu yüzden yaşadığı yer serin ve havadar olmalıdır.

Fransız Bulldog Bakımı

Fransız bulldog çok fazla egzersize ihtiyaç duymaz. İstisnaları olsa da, enerji seviyesi genellikle düşüktür. Kilosunu düşük tutmak için günlük kısa yürüyüşlere veya bahçede oynamaya ihtiyaç duyar. Birçok Fransız bulldog oyuncudur ve vaktini çeşitli aktivitelerle geçirmeyi sever. Tabii uzun süreli egzersizlere veya büyük bir bahçeye ihtiyaç duyacak kadar çok yüksek bir enerji seviyesine sahip değildir. Sıcak çarpmasına yatkındır. Bu nedenle yüksek sıcaklıklarda çok fazla fiziksel aktivite yapmamalıdır. Yürüyüş ve oyun gibi aktiviteler daha çok sabah ve akşamüstü gibi serin saatlere planlanmalıdır.

Kürkü kısa, düz, parlak ve ince tellidir. Derisi, özellikle baş ve omuz çevresinde, esnek, kırışık ve yumuşak bir dokuya sahiptir. Açık kahverengi, krem, alaca gibi farklı renklerde olabilir. Tamamen siyah, kırmızımsı kahve, açık gri ya da ten rengi hariç her renkte olabilir. Tüy bakımı oldukça kolaydır. Kürkünün sağlıklı görünmesi için yalnızca arada bir fırçalanması yeterlidir. Orta düzeyde tüy döker. Taranmaya alışması için onu erken yaşta taramaya başlayın.

Fransız bulldog köpeğinizin tüy bakımını yaparken derisini yara izi, deri lezyonları, tüysüz noktalar, sert ve dökülen deri veya enfeksiyonlar bakımından kontrol edin. Ayrıca kulaklarını, gözlerini ve dişlerini kontrol ederek herhangi bir akıntı veya kötü koku olmadığına emin olun. İkisi de köpeğinizin bir veterinere görünmesi gerektiğinin işaretçisidir. Köpeğinizin düzenli olarak kulaklarını nemli, sıcak bir bezle temizleyin ve kulak kanalının kenarını kulak çubuğuyla temizleyin. Kulak çubuğunu kulak kanalının içine asla sokmayın. Eğer kulaklarının kenarları kuruysa eser miktarda mineral veya bebe yağı kullanabilirsiniz. Yağ kuru burunlarda da kullanılabilir.

Tırnakları kendiliğinden körelmez, o nedenle düzenli olarak tırnaklarının kesilmesi gerekmektedir. Bu sayede tırnaklarının kırılması önlenmiş olur. Bakteriyel enfeksiyonları engellemek için yüzündeki kırışıklıkları temiz ve kuru tutmanız gerekir. Köpeğinizi yıkadıktan sonra derisindeki katları iyice kuruladığınıza emin olun. Fransız bulldog köpeğinize en az ayda bir defa olmak üzere banyo yaptırın. Derisindeki ve kürkündeki doğal yağları korumak için kaliteli bir köpek şampuanı kullanın.

Fransız Bulldog Eğitimi

Bir Fransız bulldog eğitirken onun kolayca mutlu olan, zeki bir canlı olduğunu bilmenizde fayda vardır. Ancak özgür yapısı onu biraz inatçı yapabilir. Pek çok farklı eğitim tekniğine olumlu sonuç verir. Bu yüzden bir metot işe yaramadığında çabuk pes etmeyin. Köpeğinizin ilgisini çekmek için eğitimini ödül ve eğlenceyle bir oyun haline getirin. Erken yaşta kafes eğitimi vermeniz önemlidir. Irk gözetmeksizin yavru köpekler keşfe açıktır ve olmaması gereken yerlere girip çıkarak kendilerine zarar verecek şeyleri çiğneyebilirler. Hem parçalanan şeyleri yenilemek veya tamir etmek, hem de veteriner ücretleri masraflı olabileceğinden; kafes eğitimi herkes için faydalı olacaktır.

Fransız Bulldog Beslenme

Önerilen günlük miktar, iki öğün için toplam 1/1.5 su bardağı iyi kalitede kuru mamadır. Tabii erişkin köpeğinizin yemesi gereken mama miktarı; ne kadar büyük olduğuna, yaşına, bünyesine, metabolizmasına ve aktivite seviyesine bağlıdır. Köpekler insanlar gibi birer bireydir ve her biri farklı miktarda yemeğe ihtiyaç duyar. Hareketli bir köpek miskin bir köpeğe göre daha fazla yemeğe ihtiyaç duyar. Aldığınız mamanın kalitesi de bir fark yaratabilir. Ne kadar kaliteliyse köpeğinizin beslenmesine o kadar fazla katkı sağlayacaktır ve sizin de sıradan mamalara göre daha az miktarda vermeniz yeterli olacaktır.

Fransız Bulldog Hastalıkları

Eğer bir yavru almakla ilgileniyorsanız, size yavrunuzun hem annesinin hem babasının sağlık raporunu sağlayabilecek iyi bir üretici bulun. Sağlık raporu bir köpeğin belirli sağlık sorunlarına karşı testlerinin yapıldığını kanıtlar. Fransız bulldog alırken kalça displazisi, dirsek çıkığı, tiroit yetmezliği ve von willebrand hastalığı için yapılmış testlere dikkat etmelisiniz. Bütün Fransız bulldogları bahsedeceğimiz hastalıklara yakalanmaz. Ama yine de bu ırkı sahiplenmek isteyenlerin karşılaşabilecekleri hastalıkları bilmesinde fayda vardır.

Kalça Displazisi: Genetik bir sorun olan kalça displazisi uyluk kemiğinin leğen kemiğine tam oturmaması sonucu oluşur. Klinik göstergelerle beraber kendini gösterebilir. Bazı köpeklerin arka bacaklarının birinde veya her ikisinde ağrı ve topallamaya neden olabilir. Köpek yaşlandıkça eklem iltihabı da oluşabilir.

Kalça displazisi röntgen ile tespit edilebilir. Bu hastalığa maruz kalan köpeklerin çiftleştirilmemesi gerekir. Yavrunuzu alırken anne ve babasının kalça çıkığına karşı test edildiğinden emin olun.

Diz Kapağı Çıkığı: Diz kapağı çıkığı özellikle küçük köpeklerde çok yaygın görülen bir sorundur. Kalça kemiği, diz kapağı ve kaval kemiği doğru konumlanmadığında ve yerinden çıktığında görülür. Bu durum topallığa veya yürüyüş bozukluğuna yol açar. Genetik bir hastalıktır ve doğumdan itibaren vardır. Ancak belirtileri sonradan ortaya çıkar. Çıkık daha sonra kireçlenmeye neden olabilir.

Diz kapağı çıkığının 4 safhası vardır. 1. safhada çıkık bazen oluşur ve geçici topallığa neden olur. 4. safhada ise kaval kemiği aşırı derecede ve kalıcı olarak dönmüştür. Bu köpeğe çarpık bacaklı bir görünüm verir. Bu gibi ileri aşamadaki diz kapağı çıkıkları tıbbi operasyon gerektirir.

Brakisefal Sendromu: Bu hastalık kısa kafalı, dar burun delikli ve uzun veya yumuşak damaklı köpeklerde görülür. Solunum yolunun tıkanmasıyla sesli ve güç nefes almaya neden olur. Bazı durumlardaysa nefes yolu tamamen kapanır. Brakisefal sendroma sahip köpekler genellikle hırıltılı nefes alır. Tedavisi hastalığın şiddetine göre değişir: Oksijen terapisi, damak kısaltma veya burun deliği genişletme operasyonu bunlardan birkaçıdır.

Alerjiler: Alerji köpeklerde yaygın bir sorundur. Üç ana kategoride köpek alerjisi vardır. Besin alerjileri köpeğin diyetinden bazı yiyecekler çıkartılarak tedavi edilir. Temas alerjileri yatak, pire, köpek şampuanı ve benzeri kimyasallara tepki olarak oluşur ve alerjenin ortadan kaldırılmasıyla sorun çözülmüş olur. Solunum alerjileri ise polen, toz ve küf gibi havayla taşınan alerjenler yüzünden oluşur. Tedavisi için verilecek ilaç alerjinin şiddetine bağlıdır. Ayrıca beraberinde kulak enfeksiyonu da baş gösterebilir.

Hermivertebrae: Bu omurgalardan bir veya daha fazlasının kama veya üçgen şeklinde olmasıyla sonuçlanan bir anomalidir. Bu anomali kendi başına veya başka omurga kusurlarıyla birlikte görülebilir. Hemivertebra bir sorun oluşturmayabileceği gibi omuriliğinin üstünde bir baskı oluşmasına da sebep olabilir. Bu durum ağrı, halsizlik veya felce yol açabilir. Omurilik baskısı yoksa, hastalık genellikle tedavi edilmez.

İntervertebral Disk Bozukluğu: Omurgadaki bir disk kırıldığında veya fıtık olduğunda ve omuriliğin üstüne doğru itildiğinde ortaya çıkar. Disk omuriliğe baskı yaptığında sinir iletileri omurilik boyunca ilerleyemez. İnterverterbral disk bozukluğu travma, ilerleyen yaş veya yüksek bir yerden atlarken oluşan sarsıntıdan dolayı ortaya çıkabilir. Disk kırıldığında genellikle köpekte ağrıya yol açarak halsizliğe ve geçici veya kalıcı felce neden olur. Tedavisi genellikle köpekler için üretilmiş nonsteroid antiinflamatuvar ilaçlarla yapılır. Köpeğinize asla insanlar için üretilmiş Tylenol ve benzeri bir ilaç vermeyin, çünkü bu köpekler için zehirleyici olabilir. Bazı durumlarda operasyon işe yarayabilir, ama sakatlıktan bir veya iki gün içinde yapılması gerekir. Veterinerinize fiziksel rehabilitasyon konusunda da danışabilirsiniz. Köpekler için masaj, su altı koşu bandı ve elektriksel uyarı tedavisi gibi tedaviler de mevcuttur ve iyi sonuçlar verebilir.

Von Willebrand Hastalığı: Bu hem insanlarda hem köpeklerde görülen bir kan hastalığıdır. Kandaki von willebrand etmeninin azlığından kaynaklanarak kanın pıhtılaşma sürecini etkiler. Semptomları arasında burun kanaması, diş eti kanaması, operasyon sonrası aşırı kanama, kızışma dönemi veya yavrulama sırasında aşırı kanama görülür. Dışkıda ekseriyetle kan görülebilir. Bu hastalık genellikle 3 ile 5 yaşları arasında tespit edilir ve tedavisi yoktur. Ancak; yaraları dağlayarak veya dikiş atarak, ameliyattan önce von willebrand etmeni nakli yapılarak ve bazı ilaçları kullanmamaya dikkat ederek kontrol edilebilir.

Yarık Damak: Damak nazal ve oral boşlukları birbirinden ayırır. Yumuşak ve sert olmak üzere iki parçadan oluşur. Yarık damakta çift veya tek taraflı bir yarık olur. Bu yarık büyüklük olarak farklılık gösterebilir. Yarık damak, damağın hem yumuşak hem sert kısmını ayrı ayrı etkileyebilir ve birleşince yarık dudağa da yol açabilir. Doğuştan veya sonradan bir kaza sonucu oluşabilir. Yarık damak köpeklerde oldukça yaygındır ama yarık damakla doğan çoğu yavru yaşamaz veya ötenazi edilir. Yarık damağın tek tedavisi operasyonla deliği kapatmaktır, ancak bütün yarık damaklı köpekler bu operasyona ihtiyaç duymaz. Doğru tedavi yöntemi için veterinerinize danışmanız gereklidir.

Uzun Yumuşak Damak: Yumuşak damak ağızın üst kısmının bir uzantısıdır. Uzun olduğunda hava yolunu tıkayarak nefes darlığına yol açabilir. Uzun yumuşak damağın tedavisi damaktaki fazlalığın operasyonla alınmasıdır.

Fransız Bulldog ve Çocuklar

Fransız bulldog çocuklarla iyi geçinir ve yürümeye yeni başlamış bir çocukla aynı evde olamayacak kadar ufak bir köpek de değildir. Tabii hiçbir köpek küçük bir çocukla baş başa bırakılmamalıdır. İkisini de gözetim altında tutarak birbirlerini rahatsız etmemelerini sağlamak en mantıklısı olacaktır.

Yavruluk döneminde sosyalleşmesi sağlandığında Fransız bulldog başka köpekler ve kedilerle iyi anlaşabilir. Ancak, aşırı şımartılmış bir Fransız bulldog, özellikle kendi sahibinin ilgisine ortak olan başka köpeklere karşı kıskançlık gösterebilir.

Fransız Bulldog yazısının sonuna gelmiş bulunuyoruz. Kendi tecrübelerinizi aktarmak ya da eksik gördüklerinizi tamamlamak isterseniz yazımıza yorum yapabilirsiniz. Köpek Besleyenler Forumu‘nda merak ettiklerinizi sorabilir, Köpek Besleyenler grubunda paylaşımda bulunabilirsiniz. Köpek malzemeleri arıyorsanız sizi internet mağazamıza bekliyoruz. Yazımızı sosyal medyada paylaşan tüm evcil hayvan severlere buradan teşekkürlerimizi iletiyoruz.

Bir cevap yazın